Tuesday, June 14, 2016

Kadınlığın bedeli


Üzerine antika pul yapıştırılmış
bir zarfa koydum elimin terini
yüreğimin erini
görülmüştür damgası yemiş
vede
menzilini yitirmiş yollardayım
tatar arabalarının dingiline gizledim sözlerimi
yırt
oku beni
gözyaşlarımla suladım dizelerimi…

dedi, karaları sırlaşmış
yarım asırlaşmış
arlanmış darlanmış paklanmış
karakedi

oku beni dedi  ısrarla
okunacak kitaplar sırasına koy beni
ciltlerimi başucu
kapaklarımı ayakucuna yasla
aç sayfa sayfa
diz önsözü yazılmamışlarla
satır aralarındaki
mavi gizde bul beni
duvarlama sakın
azarlama
gardiyanım olma
kanunlayıp nizamlayıp yasaklama beni

toplatma yığın yığın
yakma sayfa sayfa
soba baca
karartma
kurum
zulüm
takibe uğratma beni..

sevgiden yana yaz
aştan yana oku
sevişmekten yana
kalmasın en gizli koku
utanç duvarlarını yık
ahlak tüccarlarına madik at
ucuza kapatıp korsana satma beni

yasakları del
dillere kardeş ol
tercüme odalarına
hapsetme beni

oskarı geç
okuyucunu seç
isyan kalpaklı
serdengeç
erleme derleme serleme
sersemletme beni

öykülenir destanlanır
müzelerde hanlanır
külhanlanırım
şahı merdan
argoyla yayılmış
divanım
divane

delişmen sevdalanırım
katar katar kervanlanır
arafatta nallanırım
nallanır
allanırım
pullanırım
yare yollanırım
yollanır
yol...

okuyla bitti son sözü
oku !

oku menziline
kilimi yarine doku

bedelini öde, bedelleş
açıl saçıl, güzelleş
yasaklarla cebelleş

dedi, durdu serseri kedi

dizgi makinasından yeni çıkmış gözlerini
satır başına çevirdi
mürekkebi kurumamış zarfa ilişti
dudağındaki tadı zencefilleşti
açıldı gamzelerinin baharı
saçıldı gülücüklerlerin
karanfil kokuları
demli çayla yudumlandı
en ince dokuları...

dişiliğine bir peri masalı ekledi :

ülkenin birinde
badem dudaklı
kara bir kız yaşarmış
tanrı vergisi rastıklı
dantel işlemeli yastıklı
derme çatma kasnaklı vede yaşmaklı
bir anası varmış
bağlamış karakızı
bileğinden demire
tutsaklamış on emire
bir deli dumrula sevdalanmasın diye

gel zaman gitsin aman
karakızın bileği çatlatmış kör demiri
soyutlamış on emiri
binmiş bir ak kısrağa
kanatlanmış aya
mehtaplaşan yüzüne
destanlaşan sözüne
mistik bir göz eklemiş
sularda aynalaşıp
kendine mest olan
efsaneye dönüşmüş...

işte
o zamandan beri
arzda mahsur kalan
aybaşında dişiler
ödermiş kadınlığın
döllenme bedelini

döllenme dölle
döl yatağın kurumasın
kuruma
kuru
kur
kurgula
durma
vurgula
kalem kalem
satır satır
ur gitsin!

Volkan Kemal

Yarımlık’dan


Photo by: Shirin Neshat :Women of Allah

No comments:

Post a Comment